Kamusal Alanda Resim
‘Üç İstanbul’a Övgü’
istanbul’un şiirsel güzelliğinin resim sanatının yalın elemanı olan, çizgi ile buluşması sonucunda ortaya çıkan bu yapıt, günlük koşuşturma içinde çalışanlara ve ziyaretçilere farklı bir gerçeklik ve estetikle buluştukları bir mola alanı olarak tasarlandı.
‘Üç İstanbul’a Övgü’ Projesinde 3 farklı renkte plexiglass tabakanın üst üste lazer kesimle hazırlanarak montajlanması ile silüeti oluşturan çizgi kullanılarak derinlik oluşturuldu. Elde edilen derinlik ve üst üste gelen renklerin izleyicinin hareketi ile görünüp kaybolması, yapıtın harekete bağlı olarak değişkenlik göstermesi, yapıtın kinestetik bir sanat nesnesi olarak değerlendirilmesini olanaklı kılar.
Gerçeklik duygusunun mekan, zaman ve hareket ile değişen doğasını bireyin algısında sorgulama olanağı sunması ile ait olduğu mekanın dinamiklerine de farklı bir yaklaşım getirmeyi amaçlamaktadır.
Ölçü: 10.88 cmx 2.88 cmx 2,4mm
Malzeme : renkli plexiglass
Yapım yılı: 2015
‘Ses Dalgası’
Renkler ve biçimlerin estetiği ile sesin estetiği arasında bağ kuran bu yapıt,yapının ana holünde konferans salonu girişine konumlandırıldı. Gelip geçen, resmi işlemler ile uğraşan ziyaretciler bu büyük salonda doğal olarak bir ses uğultusu yaratıyorlar. Bu yapıt, sesin boşlukta dağılımını biçimlerle görselleştirerek bu uğultuyu estetik bir form ile ifade ederek izleyicinin zihninde mekanın uğultusunun yarattığı karmaşayı sanat eseri ile değiştirmeyi ve dönüştürmeyi amaçlıyor. Konferans salonu sese ve söze odaklanmayı gerektiren bir mekan, bu yapıtın burada konumlandırılması bireyin bu kapıdan eserle karşı karşıya kalarak geçmesi sonucunda bu odaklanmayı kolaylaştırmasına hizmet edecektir.
Ölçü: 2.88 cm x 800X farklı derinlikte birimler,,
Malzeme: Renklendirilmiş çelik ve alüminyum
Yapım yılı : 2015
‘Kozmik Işık’ (Ay –Yıldız)
İnsan dünyayı yaradılışı gereği önce kendi tutkuları, sevinçleri, korkuları, üzüntüleri, ihtiyaçları ve hırsları üzerinden algılar. Bize bu evreni paylaştığımız diğer insanlar ve varlıklarla bağ kurma olanağı sağlayan şeylerin başında sanat gelir. Diğerlerini anlamak, sevmek, empati kurabilmek yolu ile sosyal bireylere dönüşür, topluma ve insanlığa aidiyet duygumuzu ortak ahlak, kültür, inanç ve en önemlisi hukuk düzeni ile kurarız. Aidiyet duygusunu yaratan ve koruyan en büyük olgulardan biride tarihsel birikim ile kurduğumuz bağdır. Varlığımızı anlamlandırmak için ihtiyaç duyduğumuz diğer bir konuda uzaysal boşlukta kapladığımız alan ve gök yüzü ile kurduğumuz bağlardır. Bütün bu kavramların her biri düz anlatımda uzun, düşüncede karmaşık yapılardır. Günlük yaşamımız da bize bunlarla bağ kurmamızı sağlamak için algımızı tetikleyen ise simgelerdir.
Binanın ana holünde ki ay yıldız da toplumumuz için içerdiği simgesel anlamlar ile mekandan gelip geçen, her konumda ki bireye kendi bireysel varlığından öte daha büyük bir yapının parçası olduğunu anımsatan yalın bir simgesel yapıttır. Ay yıldız Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağının ana teması olmasının yanı sıra bu toprakların üzerinde yaşamış pek çok kültür için de çok fazla anlamı ve simgesel bilgiyi içerir. Bir yandan da evrensel bütünlüğü aynı gök kubbenin altında olduğumuzu anımsatan uzay boşluğunu çağrıştırır.
Parlak yalın sade bir ay yıldızı oluşturan ana gövdenin içinde ki sayısız küçük ay yıldızlar farklılıklarımıza, ayrışmalarımıza rağmen adaletin büyük ve kapsayıcı şemsiyesi altında birlik ve eşitliğimizi temsil ediyor.
Eser Adı: ‘Kozmik Işık’
Ölçüleri: 200cmx240 cmx 40 cm
Malzeme : Renklendirilmiş çelik
Yapım Yılı 2015